Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Orta Doğu’nun en önemli ekonomik ve ticari merkezlerinden biri olup, yedi emirlikten oluşan bir federasyon olarak 1971 yılında bağımsızlığını kazanmıştır. Petrol ve doğal gaz rezervleri sayesinde hızla ekonomik refah seviyesini artıran ülke, küresel ekonomiyle güçlü bir entegrasyon sağlamıştır. Dubai ve Abu Dabi, finans, ticaret ve turizm sektörlerinde uluslararası düzeyde kritik merkezler haline gelmiş, BAE’nin ekonomik dönüşüm sürecine öncülük etmiştir.

BAE, Orta Doğu’nun en dinamik ekonomilerinden biri olarak dış ticarette geniş bir yelpazeye sahiptir. 2023 yılı itibarıyla 470,54 milyar dolar değerinde ithalat gerçekleştirerek, küresel ticaret ağının önemli bir parçası haline gelmiştir. Türkiye’nin BAE’ye ihracatı 17,66 milyar dolar seviyesinde olup, toplam ithalat içerisindeki payı yalnızca %3,75 olarak gerçekleşmiştir. Tabloda Türkiye’nin BAE’ye en fazla ihracat yaptığı sektörlerin başında değerli metaller ve taşlar gelmektedir. Bu kategori, 14,73 milyar dolarlık ihracat ile Türkiye’nin BAE’deki ticari ilişkilerinde başat rol oynasa da, Dubai’nin 114,87 milyar dolarlık mücevher ithalatı göz önüne alındığında, Türkiye’nin bu pazardaki payının %12,82 ile görece sınırlı olduğu görülmektedir.

Diğer yandan, Türkiye’nin sanayi makineleri, motorlu taşıtlar ve elektrikli cihazlar gibi stratejik sektörlerde düşük bir paya sahip olması dikkat çekmektedir. Örneğin, sanayi makineleri ve mekanik ekipmanlar kategorisinde Türkiye’nin BAE pazarındaki payı %0,67 ile oldukça sınırlıdır. Motorlu taşıtlarda ise Türkiye’nin ihracatı 322,2 milyon dolar seviyesindedir. Bu kategoride toplam ithalatın yalnızca %0,96’sını oluşturmaktadır. En düşük oranlardan biri ise elektrikli cihazlar ve ekipmanlar kategorisinde olup, Türkiye’nin 180,7 milyon dolarlık ihracatı, BAE’nin toplam ithalatının yalnızca %0,29’unu oluşturmaktadır.

Türkiye’nin BAE’ye ihracatta rekabetçi olduğu bazı sektörler de dikkat çekmektedir. Örme tekstil ürünlerinde (%6,23), dokuma tekstil ürünlerinde (%4,74), süt ve hayvansal gıda ürünlerinde (%6,63) ve kozmetik sektöründe (%2,41) Türkiye’nin BAE pazarındaki payı, diğer sektörlere kıyasla daha yüksektir.

Ancak BAE’nin serbest ticaret bölgeleri, lojistik avantajları ve sanayi yatırımları düşünüldüğünde, Türkiye’nin daha fazla değer üretebileceği birçok alan bulunmaktadır. Savunma sanayii, yenilenebilir enerji teknolojileri, finans teknolojileri, otomotiv ve yüksek katma değerli sanayi ürünleri gibi alanlarda Türkiye’nin daha aktif bir rol üstlenmesi, BAE ile olan ticaret dengesini Türkiye lehine geliştirebilir.

Türkiye’nin BAE ile dış ticaretinde belirli sektörlerde güçlü bir konumda olduğunu ancak sanayi, otomotiv ve ileri teknoloji alanlarında daha fazla rekabet gücüne ihtiyaç duyduğunu göstermektedir. Türkiye’nin toplam BAE ithalatındaki payı yalnızca %3,75’tir. Türkiye yüksek katma değerli ihracat ile bu oranı artırılabilir. Özellikle sanayi altyapısına yönelik ihracatın güçlendirilmesi, BAE’nin ithalat dinamiklerine daha iyi uyum sağlamayı mümkün kılacaktır.